(¯`'·.İSLAMA DOGRU¸.·'´¯)¸
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


KUTSAL NUR
 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Yeni Antlaşma

Aşağa gitmek 
Sayfaya git : Önceki  1, 2, 3 ... 10, 11, 12
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:13 am

Esinleme

15. Bölüm

Yedi melek ve yedi bela

Gökte büyük ve şaşılacak başka bir belirti gördüm. Bu, son yedi belayı taşıyan yedi melekti. Tanrı'nın öfkesi bu belalarla son buluyordu.
2Ateşle karışık camdan oluşmuş deniz gibi bir şey gördüm. Canavara, onun benzeyişindeki puta ve adını simgeleyen sayıya karşı zafer kazananlar, ellerinde Tanrı'nın verdiği çenklerle cam denizin üzerinde durmuşlardı. 3-4Tanrı'nın kulu Musa'nın ve Kuzu'nun ezgisini söylüyorlardı:

«Gücü her şeye yeten Rab Tanrı,
senin işlerin büyük ve şaşılacak işlerdir.
Ey ulusların kralı,
senin yolların doğru ve adildir.
Rab, senden korkmayıp
adını yüceltmeyecek olan kim var?
Çünkü kutsal olan yalnız sensin.
Bütün uluslar gelip
senin önünde tapınacaklar.
Çünkü senin adil işlerin açıkça görüldü.»

5Bundan sonra, gökteki tapınağın, yani tanıklık çadırının açıldığını gördüm. 6Yedi belayı taşıyan yedi melek, temiz ve parlak keten giysiler giyinmiş, göğüslerine de altın kuşaklar sarınmış olarak tapınaktan çıktılar. 7Dört yaratıktan biri yedi meleğe, sonsuzluklar boyunca yaşayan Tanrı'nın öfkesiyle dolu yedi altın tas verdi. 8Tapınak, Tanrı'nın yüceliğinden ve kudretinden ötürü dumanla doldu. Yedi meleğin yedi belası sona erinceye dek kimse tapınağa giremedi.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:14 am

16. Bölüm

Tanrı'nın öfkesi ve yedi tas

Bundan sonra tapınaktan yükselen gür bir sesin yedi meleğe, «Gidin, Tanrı'nın öfkesiyle dolu yedi tası yeryüzüne boşaltın!» dediğini işittim.
2Birinci melek gidip tasını yeryüzüne boşalttı. Canavarın işaretini taşıyıp onun benzeyişindeki puta tapanların üzerinde iğrenç ve ıstırap verici yaralar oluştu.
3İkinci melek tasını denize boşalttı. Deniz, ölü kanına benzer bir kana dönüştü ve içindeki bütün canlılar öldü.
4Üçüncü melek tasını ırmaklara ve su pınarlarına boşalttı, bunlar da kana dönüştü. 5Sulardan sorumlu meleğin şöyle dediğini işittim:

«Var olan ve var olmuş olan kutsal Tanrı!
Bu yargılarında adilsin.
6Kutsalların ve peygamberlerin kanını döktükleri için,
içecek olarak sen de onlara kan verdin.
Bunu hak ettiler.»

7Sunaktan gelen bir sesin,

«Evet, gücü her şeye yeten Rab Tanrı,
yargıların doğru ve adildir»

dediğini işittim.
8Dördüncü melek tasını güneşin üzerine boşalttı. Bununla güneşe, insanları ateşle yakıp kavurma gücü verildi. 9İnsanlar korkunç bir ısıyla kavruldular. Tövbe edip bu belalara egemen olan Tanrı'yı yücelteceklerine, O'nun adına sövdüler.
10Beşinci melek tasını canavarın tahtı üzerine boşalttı. Canavarın egemenliği karanlığa gömüldü. İnsanlar, ıstıraptan dillerini ısırdılar. 11Istırap ve yaralarından ötürü gökteki Tanrı'ya sövdüler. Yaptıklarından da tövbe etmediler.
12Altıncı melek tasını büyük Fırat nehri üzerine boşalttı. Gündoğusundan gelen kralların yolu açılsın diye ırmağın suları kurudu. 13Bundan sonra ejderhanın ağzından, canavarın ağzından ve sahte peygamberin ağzından kurbağaya benzer üç kötü ruhun çıktığını gördüm. 14Bunlar, mucizeler yapan cinlerin ruhlarıdır. Gücü her şeye yeten Tanrı'nın büyük gününde olacak savaş için bütün dünyanın krallarını toplamaya gidiyorlar.
15«İşte hırsız gibi geliyorum! Çıplak dolaşmamak ve utanç içinde kalmamak için uyanık durup giysilerini üstünde bulundurana ne mutlu!»
16Üç kötü ruh, kralları İbranicede Armagedon denilen yerde topladılar. 17Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, «Tamam!» dedi. 18O anda şimşekler çaktı, uğultular ve gök gürlemeleri işitildi. Öylesine büyük bir deprem oldu ki, insan yeryüzünde oldu olalı bu kadar büyük birdeprem olmamıştı. 19Büyük kent üçe bölündü. Uluslara ait kentler de yerle bir oldu. Büyük Babil, Tanrı'nın önünde anıldı ve Tanrı'nın ateşli gazabının şarabını içeren kâse kendisine verildi. 20Bütün adalar ortadan kalktı, dağlar yok oldu. 21Gökten, insanların üzerine, taneleri yaklaşık kırk kilo[g] ağırlığında şiddetli bir dolu yağdı. Dolu belası öylesine korkunçtu ki, insanlar bu beladan ötürü Tanrı'ya sövdüler.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:14 am

Esinleme

17. Bölüm

Canavarın sırtındaki kadın

1 Yedi tası alan yedi melekten biri gelip benimle konuştu: «Gel» dedi. «Engin suların kenarında oturmuş büyük fahişenin çarptırılacağı cezayı sana göstereyim. 2Dünyanın kralları onunla cinsel ahlaksızlığa düştüler. Yeryüzünde yaşayanlar onun ahlaksızlığının şarabıyla sarhoş oldular.»
3Bundan sonra melek beni Ruh'un yönetiminde çöle götürdü. Orada yedi başlı, on boynuzlu ve üzeri küfür niteliğinde adlarla kaplı kırmızı bir canavarın üstüne oturmuş bir kadın gördüm. 4Kadın, mor ve kırmızı giysilere bürünmüş, altınlar, değerli taşlar ve incilerle süslenmişti. Elinde, iğrenç şeylerle ve cinsel ahlaksızlığının çirkeflikleriyle dolu altın bir kâse vardı. 5Alnına şu esrarengiz ad yazılmıştı:

`BÜYÜK BABİL, DÜNYA FAHİŞELERİNİN VE İĞRENÇLİKLERİNİN ANASI.'

6Kadının, kutsalların kanıyla ve İsa'ya tanıklık etmiş olanların kanıyla sarhoş olduğunu gördüm. Onu görünce büyük bir şaşkınlığa düştüm. 7Melek bana, «Neden şaştın?» diye sordu. «Kadının ve onu taşıyan yedi başlı, on boynuzlu canavarın sırrını ben sana açıklayayım. 8Gördüğün canavar, bir zamanlar vardı, ama şimdi yok. Biraz sonra dipsiz derinliklerden çıkacak ve yıkıma gidecek. Yeryüzünde yaşayan ve dünya kurulduğundan beri adları yaşam kitabına yazılmamış olanlar, canavarı görünce şaşacaklar. Çünkü o bir zamanlar vardı, şimdi yok, ama yine gelecek.
9«Bunu anlamak için bilgelik gerek. Yedi baş, kadının üzerlerinde oturduğu yedi dağdır; aynı zamanda yedi kraldır. 10Bunların beşi düştü, biri duruyor, ötekiyse henüz gelmedi. Gelince kısa bir süre kalması gerek. 11Yaşamış, ama artık yok olan canavarın kendisi sekizinci kraldır. Yedilerden biri olup yıkıma gitmektedir. 12Gördüğün on boynuz, henüz egemenlik sürmemiş on kraldır. Ama bunlar, canavarla birlikte bir saat egemenlik sürmek üzere yetki alacaklar. 13Düşünce birliği içinde olan bu krallar güçlerini ve yetkilerini canavara verecekler. 14Kuzu'ya karşı savaşacaklar, ama Kuzu onları yenecektir. Çünkü Kuzu, rablerin Rabbi, kralların Kralı'dır. O'nunla birlikte olanlar, çağrılmış, seçilmiş ve O'na sadık kalmış olanlardır.»
15Bundan sonra melek bana dedi ki, «Şu gördüğün sular, yani fahişenin kenarında oturduğu sular, halklar, toplumlar, uluslar ve dillerdir. 16Gördüğün canavar ve on boynuz, fahişeden nefret edecekler, onu perişan edip çıplak bırakacaklar. Onun etini yiyip kendisini ateşte yakacaklar. 17Çünkü Tanrı kendi amacını gerçekleştirme isteğini onların yüreğine koymuştur. Şöyle ki, Tanrı'nın sözleri yerine gelinceye dek krallıklarını canavara devretmekte sözbirliği edecekler. 18Gördüğün kadın, dünyanın kralları üzerinde egemenlik süren büyük kenttir.»

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:22 am

Esinleme

18. Bölüm

Babil'in yıkılışı

Bundan sonra, büyük yetkiye sahip başka bir meleğin gökten indiğini gördüm. Yeryüzü onun görkemiyle aydınlandı. 2Melek, gür bir sesle şöyle bağırdı:

«Yıkıldı! Büyük Babil yıkıldı!
Şimdi cinlerin barınağı,
her türlü kötü ruhun uğrağı,
her türlü murdar ve iğrenç kuşun sığınağı oldu.
3Çünkü bütün uluslar
onun azgın ahlaksızlığının şarabından içtiler.
Dünyanın kralları
onunla cinsel ahlaksızlığa düştüler.
Dünyanın tüccarları
onun aşırı sefahatiyle zenginleştiler.»

4Gökten başka bir ses işittim:

«Ey halkım!» diyordu.
«Onun günahlarına ortak olmamak,
uğradığı belalara uğramamak için çıkın oradan!
5Çünkü onun üst üste yığılan günahları göğe erişti,
ve Tanrı onun suçlarını hatırladı.
6Babil nasıl davrandıysa, karşılığını ona aynen verin.
Yaptıklarının iki katını ödeyin.
Kendi hazırladığı kâsenin
iki katını hazırlayıp ona içirin.
7Kendini yücelttiği ve sefahatte yaşattığı oranda
ona ıstırap ve keder verin.
Çünkü içinden diyor ki,
`Tahtında oturan bir kraliçeyim, dul değilim.
Asla yas tutmayacağım!'
8Bu nedenle onun başına gelecek olan belalar -
ölüm, yas ve kıtlık -
bir gün içinde gelecek,
ateş onu yiyip bitirecektir.
Çünkü onu yargılayan Rab Tanrı güçlüdür.

9«Kendisiyle cinsel ahlaksızlığa düşmüş ve sefahatte yaşamış olan dünyanın kralları, onu yakan ateşin dumanını görünce onun için ağlayıp dövünecekler. 10Çektiği ıstıraptan dehşete düşecekler. Uzakta durup,

`Vay, vay, büyük kent,
güçlü kent Babil!
Bir saat içinde cezanı buldun' diyecekler.

11«Dünyanın tüccarları onun için ağlayıp yas tutarlar. Çünkü onların mallarını satın alacak kimse yok artık. 12-13Altını, gümüşü, değerli taşları, incileri, ince keteni, ipeği, mor ve kırmızı kumaşları, her çeşit kokulu ağacı, fildişinden yapılmış her çeşit kabı, en pahalı ağaçlardan, tunç, demir ve mermerden yapılmış her çeşit malı, tarçın ve kakule, buhur, hoş kokulu yağ, tütsü, şarap, zeytinyağı, kepeksiz un ve buğdayı, sığırları, koyunları, atları, arabaları ve köleleri, insanların canını satın alacak kimse yok artık.

14«Diyecekler ki,
`Canının çektiği meyveler elinden gitti.
Bütün değerli ve göz alıcı malların yok oldu.
İnsanlar bunları bir daha göremeyecek.'

15Babil'de bu malları satarak zenginleşen tüccarlar, kentin çektiği ıstıraptan dehşete düşecekler. Uzakta durup ağlayarak yas tutacaklar.

16«`Vay, vay!' diyecekler.
`İnce keten, mor ve kırmızı kumaşlarla kuşanmış,
altın, değerli taşlar ve incilerle süslenmiş
büyük kent!
17-18Bu kadar büyük zenginlik
bir saat içinde yok oldu.'

«Her geminin reisi, yolcuları, tayfaları ve denizden geçinenlerin hepsi, onu yakan ateşin dumanını görünce uzakta durup, `Büyük kentin bir benzeri var mıdır?' diyerek feryat ettiler. 19Başlarından aşağı toprak döktüler. Yas tutup ağlayarak şöyle feryat ettiler:

`Vay, vay, büyük kent!
Denizde gemileri olanların hepsi
onun sayesinde, onun değerli mallarıyla
zengin olmuşlardı.
Ama kent bir saat içinde viraneye döndü.
20Ey gök, kutsallar, elçiler ve peygamberler!
Onun başına gelenlere sevinin!
Çünkü Tanrı, onu yargılayıp hakkınızı aldı.'»

21Sonra güçlü bir melek, büyük bir değirmen taşına benzer bir taşı kaldırıp denize atarak şöyle dedi:

«Büyük kent Babil,
işte böyle bir şiddetle atılacak
ve bir daha görülmeyecek.
22Artık sende çenk çalanların, ezgi okuyanların,
kaval ve borazan çalanların sesi
hiç işitilmeyecek.
Artık sende hiçbir el sanatının sanatçısı bulunmayacak.
Sende artık değirmen sesi duyulmayacak.
23Artık sende hiçbir çıranın ışığı parlamayacak.
Sende artık gelin ve güvey sesleri duyulmayacak.
Senin tüccarların, dünyanın büyükleriydi.
Bütün uluslar senin büyücülüğünle sapmıştı.
24Peygamberlerin, kutsalların
ve yeryüzünde boğazlanan herkesin kanı
sende[ğ] bulundu.»

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:22 am

19. Bölüm

Haleluya

Bundan sonra gökte, büyük bir kalabalığın sesini andıran yüksek bir ses işittim.

«Haleluya!»[h] diyorlardı.
«Kurtarış, yücelik ve güç Tanrımıza özgüdür.
2Çünkü O'nun yargıları doğru ve adildir.
Yeryüzünü cinsel ahlaksızlığıyla yozlaştıran
büyük fahişeyi yargılayıp
kendi kullarının kanının öcünü aldı.»

3İkinci kez,

«Haleluya!
Fahişenin dumanı sonsuzlara dek tütecek» dediler.

4Yirmi dört ihtiyar ve dört yaratık yere kapanıp, «Amin! Haleluya!» diyerek taht üzerinde oturan Tanrı'ya tapındılar.
5Sonra tahttan yükselen bir ses şöyle dedi:

«Ey Tanrımızın bütün kulları!
Küçük büyük, O'ndan korkan hepiniz,
O'nu övün!»

6Sonra büyük bir kalabalığın sesini, gürül gürül akan suların ve güçlü gök gürlemelerinin sesini andıran sesler işittim.

«Haleluya!» diyorlardı.
«Çünkü gücü her şeye yeten Rab Tanrımız
egemenlik sürüyor.
7Sevinelim ve coşalım!
O'nu yüceltelim!
Çünkü Kuzu'nun düğünü başlıyor,
O'nun gelini hazırlandı.
8Giymesi için ona temiz ve parlak,
ince keten giysiler verildi.»

İnce keten, kutsalların adil işlerini simgeler.
9Melek bana, «Şunu yaz» dedi. «Ne mutlu Kuzu'nun düğün şölenine çağrılmış olanlara!» Ve şunu ekledi: «Bunlar gerçek sözlerdir, Tanrı'nın sözleridir.»
10Ona tapınmak üzere ayaklarına kapandım. Ama o, «Sakın yapma!» dedi. «Ben de senin gibi ve İsa'ya tanıklıklarını sürdüren kardeşlerin gibi, Tanrı'nın kuluyum. Tanrı'ya tap! Çünkü İsa'ya tanıklık, peygamberlik ruhunun özüdür.»

Beyaz atın binicisi

11Bundan sonra göğün açılmış olduğunu ve orada beyaz bir atın durduğunu gördüm. Ata binmiş olanın adı Sadık ve Gerçek'tir. Adaletle yargılar ve savaşır. 12Gözleri alev alev yanan ateşe benzer. Başında çok sayıda taç vardır ve üzerinde kendisinden başka kimsenin bilmediği bir ad yazılmıştır. 13Kana batırılmış bir kaftan giyinmiş olup `Tanrı'nın Sözü' adıyla anılır. 14Temiz ve beyaz, ince ketene bürünmüş olan gökteki ordular, beyaz atlara binmiş, O'nun ardından geliyorlardı. 15O'nun ağzından ulusları vuracak keskin bir kılıç uzanıyor. Kendisi onları demir çomakla güdecek. Gücü her şeye yeten Tanrı'nın ateşli gazabının şarabını üreten cendereyi kendisi sıkacak. 16Kaftanı ve kalçası üzerinde şu ad yazılıydı:

`KRALLARIN KRALI VE RABLERİN RABBİ'

17-18Bundan sonra güneşte duran bir melek gördüm. Göğün ortasında uçan bütün kuşlara yüksek sesle bağırıp dedi ki, «Kralların, komutanların ve güçlü adamların etini, atların ve binicilerinin etini, özgür, köle, küçük büyük, hepsinin etini yemek için toplanıp Tanrı'nın büyük şölenine gelin!»
19Canavarı, dünya krallarını ve onların ordularını, ata binmiş Olan'la O'nun ordusuna karşı savaşmak üzere toplanmış gördüm. 20Canavar ve onun önünde mucizeler yapan sahte peygamber yakalandı. Sahte peygamber, canavarın işaretini alıp onun putuna tapanları bu mucizelerle saptırmıştı. Her ikisi de kükürtle yanan ateş gölüne diri diri atıldı. 21Geriye kalanlar, ata binmiş Olan'ın ağzından uzanan kılıçla öldürüldü. Bütün kuşlar, bunların etiyle doydu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:22 am

Esinleme

20. Bölüm

Bin yıl

Elinde dipsiz derinliklerin anahtarı ve büyük bir zincir olan bir meleğin gökten indiğini gördüm. 2Melek ejderhayı, yani İblis ya da Şeytan denen o eski yılanı tutup bin yıl için bağladı. 3Bin yıl tamamlanıncaya dek ulusları bir daha saptırmasın diye onu dipsiz derinliklere attı, oraya kapayıp girişi mühürledi. Bin yıl geçtikten sonra kısa bir süre için serbest bırakılması gerekir.
4Bazı tahtlar ve bunların üzerinde oturanları gördüm. Onlara yargılama yetkisi verilmişti. İsa'ya tanıklık ve Tanrı sözü uğruna başı kesilmiş olanların canlarını da gördüm. Bunlar, canavara ve onun putuna tapmamış, alınları ve elleri üzerine onun işaretini almamış olanlardı. Hepsi dirilip Mesih'le birlikte bin yıl egemenlik sürdüler. 5İlk diriliş budur. Ölülerin geri kalanı, bin yıl tamamlanmadan dirilmedi. 6İlk dirilişe dahil olanlar mutlu ve kutsaldır. İkinci ölümün bunların üzerinde hiçbir yetkisi yoktur. Tanrı'nın ve Mesih'in kâhinleri olacaklar ve O'nunla birlikte bin yıl egemenlik süreceklerdir.

Şeytan'ın cezalandırılması

7Bin yıl tamamlanınca Şeytan, atıldığı zindandan serbest bırakılacak. 8Yeryüzünün dört bir bucağındaki ulusları - Yecüc'ü ve Mecüc'ü - saptırmak ve onları savaş için bir araya toplamak üzere zindandan çıkacak. Toplananların sayısı denizin kum taneleri kadar çoktur.
9Yeryüzünün enginliklerinden geçerek kutsalların ordugâhını ve sevilen kenti kuşattılar. Ama gökten ateş yağdı ve onları yakıp kül etti. 10Onları saptıran İblis ise, canavarla sahte peygamberin de içinde bulunduğu ateş ve kükürt gölüne atıldı. Gece gündüz, sonsuzlara dek işkence göreceklerdir.

Ölülerin yargılanması

11Büyük, beyaz bir taht ve tahtın üzerinde oturanı gördüm. Yer ve gök O'nun önünden kaçtılar ve yok olup gittiler. 12Tahtın önünde duran büyük küçük, bütün ölüleri gördüm. Sonra bazı kitaplar açıldı. Yaşam kitabı denen başka bir kitap daha açıldı. Ölüler, kitaplarda yazılanlara bakılarak yaptıklarına göre yargılandı. 13Deniz, kendisinde olan ölüleri, ölüm ve ölüler diyarı da kendilerinde olan ölüleri teslim ettiler. Her biri, yaptıklarına göre yargılandı. 14Ölüm ve ölüler diyarı, ateş gölüne atıldı. İşte bu ateş gölü, ikinci ölümdür. 15Adları yaşam kitabında yazılmamış olanların hepsi, ateş gölüne atıldı.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:22 am

Esinleme

21. Bölüm

Yeni Kudüs

1 Bundan sonra yeni bir gökle yeni bir yeryüzü gördüm. Çünkü önceki gök ve önceki yeryüzü ortadan kalkmıştı. Deniz de yoktu artık. 2Kutsal kentin, yeni Kudüs'ün kendi güveyi için hazırlanmış süslü bir gelin gibi, gökten, Tanrı'nın yanından indiğini gördüm. 3Tahttan yükselen gür bir sesin şöyle dediğini işittim: «İşte, Tanrı'nın konutu insanların arasındadır. Tanrı onların arasında yaşayacak. Onlar O'nun halkı olacaklar, Tanrı'nın kendisi de onların arasında bulunacak. 4Onların gözlerinden bütün yaşları silecek. Artık ölüm olmayacak. Artık ne yas, ne ağlayış, ne de ıstırap olacak. Çünkü önceki düzen ortadan kalkmıştır.»
5Tahtın üzerinde oturan dedi ki, «İşte her şeyi yeniliyorum.» Sonra, «Bunları yaz!» dedi. «Çünkü bu sözler güvenilir ve gerçektir.» 6Bana, «Tamam!» dedi. «Alfa ve Omega, başlangıç ve son ben'im. Susamış olana, yaşam suyunun pınarından karşılıksız olarak su vereceğim. 7Galip gelen bunları miras alacak. Ben ona Tanrı olacağım, o da bana oğul olacak. 8Ama korkak, imansız, iğrenç, adam öldüren, cinsel ahlaksızlıkta bulunan, büyücü, putperest ve bütün yalancılara gelince, onların yeri, kükürtle yanan ateş gölüdür. İkinci ölüm budur.»
9Son yedi belayla dolu yedi tası olan yedi melekten biri gelip benimle konuştu. «Gel!» dedi. «Kuzu'ya eş olacak gelini sana göstereyim.» 10-11Sonra melek beni Ruh'un yönetiminde, büyük ve yüksek bir dağa götürdü. Oradan bana, gökten, Tanrı'nın yanından inen ve O'nun görkemiyle ışıldayan kutsal kenti, Kudüs'ü gösterdi. Kentin ışıltısı, çok değerli bir taşın, billur gibi parıldayan yeşim taşının ışıltısına benziyordu. 12Büyük ve yüksek surları ve on iki kapısı vardı. Kapıları on iki melek bekliyordu. Kapıların üzerine, İsrail oğullarının on iki oymağının adları yazılmıştı. 13Doğuda üç kapı, kuzeyde üç kapı, güneyde üç kapı ve batıda üç kapı vardı. 14Kenti çevreleyen surların on iki temel taşı bulunuyordu. Bunların üzerinde Kuzu'nun on iki elçisinin adları yazılıydı.
15Benimle konuşan meleğin elinde, kenti ve kentin kapılarıyla surlarını ölçmek için altından bir ölçü kamışı vardı. 16Kent, kare biçiminde olup uzunluğu enine eşitti. Melek kenti kamışla ölçtü, her bir yanı on iki bin ok atımı geldi. Uzunluğu, eni ve yüksekliği birbirine eşitti. 17Melek surları da ölçtü. Kullandığı insan ölçüsüne göre, bunları yüz kırk dört arşın yüksekliğinde[ı] buldu. 18Surlar yeşimden yapılmıştı. Kent ise, cam berraklığında saf altındandı. 19-20Kent surlarının temelleri, her türlü değerli taşla bezenmişti. Birinci temel taşı yeşim, ikincisi safir, üçüncüsü alaca akik, dördüncüsü zümrüt, beşincisi beyaz akik, altıncısı kırmızı akik, yedincisi sarı yakut, sekizincisi beril, dokuzuncusu zebercet, onuncusu sarıca zümrüt, onbirincisi gökyakut ve onikincisi mor yakuttu. 21On iki kapı, on iki inciydi; yani, kapıların her biri birer inciden yapılmıştı. Kentin ana yolu, cam saydamlığında saf altındandı.
22Kentte tapınak görmedim. Çünkü gücü her şeye yeten Rab Tanrı ve Kuzu, kentin tapınağıdır. 23Kentin, güneş ya da ay tarafından aydınlatılmaya gereksinmesi yoktur. Çünkü Tanrı'nın görkemi onu aydınlatıyor. Kuzu da onun çırasıdır. 24Uluslar kentin ışığında yürüyecekler. Dünyanın kralları, servetlerini oraya getirecekler. 25Kentin kapıları gündüz hiç kapanmayacak. Üstelik orada hiç gece olmayacak. 26Ulusların servet ve zenginlikleri oraya taşınacak. 27Oraya murdar hiçbir şey, iğrenç ve aldatıcı işler yapan hiç kimse asla girmeyecek; yalnız adları Kuzu'nun yaşam kitabında yazılı olanlar girecektir.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:22 am

Esinleme

22. Bölüm

1 Melek bana, Tanrı'nın ve Kuzu'nun tahtından çıkan, billur gibi berrak olan yaşam suyu ırmağını gösterdi. 2Kentin ana yolunun ortasında akan ırmağın iki tarafında, on iki çeşit meyve üreten ve her ay meyvesini veren yaşam ağacı bulunuyordu. Ağacın yaprakları ise ulusların şifası içindir. 3Artık hiçbir lanet kalmayacak. Tanrı'nın ve Kuzu'nun tahtı kentin içinde olacak ve O'nun kulları kendisine tapınacak. 4O'nun yüzünü görecek, alınlarında O'nun adını taşıyacaklar. 5Artık gece olmayacak. Ne çıra ışığına, ne de güneş ışığına gereksinmeleri olacak. Rab Tanrı onlara ışık olacak ve sonsuzlara dek egemenlik sürecekler.

İsa geliyor

6Melek bana, «Bu sözler güvenilir ve gerçektir» dedi. «Peygamberlerin ruhlarının Tanrısı olan Rab, yakın zamanda olması gereken olayları kendi kullarına göstermek için meleğini gönderdi.»
7«İşte tez geliyorum! Bu kitaptaki peygamberlik sözlerine uyana ne mutlu!»
8Bunları işiten ve gören ben Yuhanna'yım. Bu şeyleri işitip gördüğüm zaman, bunları bana gösteren meleğe tapınmak üzere ayaklarına kapandım. 9Ama o bana, «Sakın yapma!» dedi. «Ben senin gibi ve peygamber olan senin kardeşlerinle bu kitabın sözlerine uyanlar gibi Tanrı'nın kuluyum. Tanrı'ya tap!»
10Sonra bana dedi ki, «Bu kitabın peygamberlik sözlerini mühürleme. Çünkü beklenen zaman yakındır. 11Kötülük yapan, yine kötülük yapsın. Bayağı olan, bayağı yaşamını sürdürsün. Doğru olan, yine doğruyu yapsın. Kutsal olan kutsal kalsın.»
12«İşte tez geliyorum! Vereceğim ödüller yanımdadır. Herkese, yaptığının karşılığını vereceğim. 13Alfa ve Omega, birinci ve sonuncu, başlangıç ve son ben'im.
14«Kaftanlarını yıkayan ve böylelikle yaşam ağacından yemeye hak kazanarak kapılardan geçip kente girenlere ne mutlu! 15Aşağılık köpekler, büyücüler, cinsel ahlaksızlıkta bulunanlar, adam öldürenler, puta tapanlar ve yalanı sevip hile yapanların hepsi dışarıda kalacaklar.
16«Ben İsa, inanlı topluluklarıyla ilgili olan bu tanıklığı sizlere iletsin diye meleğimi gönderdim. Davut'un kökünden ve soyundan olan ben'im, parlak sabah yıldızı ben'im.»
17Ruh ve Gelin[i], «Gel!» diyorlar. Her işiten, «Gel!» desin. Susamış olan gelsin. Dileyen, yaşam suyundan karşılıksız alsın.
18Bu kitaptaki peygamberlik sözlerini duyan herkesi uyarıyorum! Eğer bir kimse bu sözlere bir şey katarsa, Tanrı da bu kitapta yazılı belaları ona katacaktır. 19Eğer bir kimse bu peygamberlik kitabının sözlerinden bir şey çıkarırsa, Tanrı da bu kitapta yazılı yaşam ağacından ve kutsal kentten ona düşen payı çıkaracaktır.
20Bütün bunlara tanıklık eden, «Evet, tez geliyorum!» diyor. Amin! Gel, ya Rab İsa!
21Rab İsa'nın lütfu, kutsallarla birlikte olsun. Amin.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:23 am

SİNLEME Dipnotları

1:2 İsa Mesih'in bildirisi: Grekçede, «İsa Mesih'in tanıklığı.»

6:6 bir ölçek buğday bir dinara: burada ölçek diye çevrilen sözcük, o çağda bir erin günlük yiyecek miktarı, dinar ise işçinin günlük ücretiydi.

8:11 pelin: bileşikgillerden, yapraklarında ve öteki kısımlarında son derece acı bir madde bulunan bir çeşit ot.

9:11 Abadon, Apolyon: `mahvedici' anlamına gelir.

12:14 üç buçuk yıl: Grekçede, «bir vakit ve vakitler ve yarım vakit.»

13:10 Tutsaklığa gidecek olan: birçok eski metinde, «Başkasını tutsak eden.»

13:10 Kılıçla öldürülecek olan: birçok eski metinde, «Kılıçla öldüren.»

16:21 kırk kilo: Grekçede, «bir talanton.»

18:24 sende: Grekçede, «onda.»

19:1 Haleluya: İbranicede, `Rab'bi övün' demektir.

21:17 yüksekliğinde: ya da «kalınlığında.»

22:17 Gelin: inanlılar topluluğu (bkz. Esi.21:2).

1:4 Çık.3:14; 19.3:6; Mez.89:27; Yşa.55:4; Esi.4:5; Esi.5:10

1:7 Dan.7:13; Zek.12:10; Mat.24:30; Mar.13:26; Luk.21:27; Yu.19:34,37; 1Se.4:17

1:8 Esi.21:6; Esi.22:13

1:8 Çık.3:14

1:12 Hez.1:24; 43.1:2; Dan.7:9,13; 10.7:5-6

1:17 Yşa.44:6; 48.44:12; Esi.2:8; Esi.22:13

2:7 Tek.2:9; Hez.28:13; 31.28:8; Esi.22:2

2:8 Yşa.44:6; 48.44:12; Esi.1:17; Esi.22:13

2:11 Esi.20:14; Esi.21:8

2:14 Say.22:5,6; 25.22:1-3; 31.22:16; Tes.23:4

2:17 Çık.16:14-15; 16.16:33-34; Yu.6:48-50

2:17 Yşa.62:2; 65.62:15

2:20 1Kr.16:31; 2Kr.9:22,30

2:23 Mez.7:9; 62.7:12; Yer.17:10

2:26 Mez.2:8-9

3:3 Mat.24:43-44; Luk.12:39-40; Esi.16:15

3:5 Çık.32:32-33; Mez.69:28; Esi.20:12

3:5 Mat.10:32; Luk.12:8

3:7 Eyu.12:14; Yşa.22:22

3:9 Yşa.43:4; 49.43:23; 60.43:14

3:12 Yşa.62:2; 65.62:15; Esi.21:2

3:14 Sül.8:22

3:19 Sül.3:12; İbr.12:6

4:2 Hez.1:26-28; 10.1:1

4:5 Çık.19:16; Hez.1:13; Zek.4:2; Esi.1:4; Esi.8:5; Esi.11:19; Esi.16:18

4:6 Yşa.6:2-3; Hez.1:5-10,18,22; 10.1:12,14

5:1 Yşa.29:11; Hez.2:9-10

5:5 Tek.49:9; Yşa.11:1,10

5:6 Yşa.53:7; Zek.4:10

5:8 Mez.141:2

5:9 Çık.19:6; Mez.33:3; 98.33:1; Yşa.42:10; Esi.1:6

5:11 Dan.7:10

6:2 Zek.1:8; 6.1:2-3,6

6:8 Hez.14:21

6:12 Esi.11:13; Esi.16:18

6:12 Yşa.13:10; Yoe.2:10,31; 3.2:15; Mat.24:29; Mar.13:24-25; Luk.21:25

6:13 Yşa.34:4

6:14 Esi.16:20

6:15 Yşa.2:19,21

6:16 Hoş.10:8; Luk.23:30

6:17 Yoe.2:11; Mal.3:2

7:1 Yer.49:36; Dan.7:2; Zek.6:5

7:2 Hez.9:4,6

7:14 Dan.12:1; Mat.24:21; Mar.13:19

7:16 Mez.23:1,2; Yşa.25:8; 49.25:10; Hez.34:23

8:3 Çık.30:1,3; Amo.9:1

8:5 Çık.19:16; Lev.16:12; Hez.10:2; Esi.11:19; Esi.16:18

8:7 Çık.9:23-25; Hez.38:22

8:10 Yşa.14:12

8:11 Yer.9:15

8:12 Yşa.13:10; Hez.32:7; Yoe.2:10,31; 3.2:15

9:2 Tek.19:28

9:3 Çık.10:12-15

9:4 Hez.9:4

9:6 Eyu.3:21; Yer.8:3

9:7 Yoe.2:4

9:8 Yoe.1:6

9:9 Yoe.2:5

9:13 Çık.30:1-3

9:20 Mez.115:4-7; 135.115:15-17; Dan.5:23

10:5 Çık.20:11; Tes.32:40; Dan.12:7; Amo.3:7

10:8 Hez.2:8-3.2:3

11:1 Hez.40:3; Zek.2:1-2

11:2 Luk.21:24

11:4 Zek.4:3,11-14

11:6 Çık.7:17-19; 1Sa.4:8; 1Kr.17:1

11:7 Dan.7:7,21; Esi.13:5-7; Esi.17:8

11:8 Yşa.1:9-10

11:11 Hez.37:10

11:12 2Kr.2:11

11:13 Esi.6:12; Esi.16:18

11:15 Çık.15:18; Dan.2:44; 7.2:14,27

11:18 Mez.2:5; 110.2:5; 115.2:13

11:19 Esi.8:5; Esi.16:18,21

12:3 Dan.7:7

12:4 Dan.8:10

12:5 Mez.2:9; Yşa.66:7

12:7 Dan.10:13,21; 12.10:1; .9

12:9 Tek.3:1; Luk.10:18

12:10 Eyu.1:9-11; Zek.3:1

12:14 Dan.7:25; 12.7:7

13:1 Dan.7:3-6; Esi.17:3,7-12

13:5 Dan.7:8,25; 11.7:36

13:7 Dan.7:21

13:8 Mez.69:28

13:10 Yer.15:2; 43.15:11

14:1 Hez.9:4; Esi.7:2-3

14:5 Sef.3:13

14:8 Yşa.21:9; Yer.51:8; Esi.18:2

14:9 Tek.19:24; Yşa.51:17; Hez.38:22

14:11 Yşa.34:10

14:14 Dan.7:13

14:15 Yoe.3:13

14:20 Yşa.63:3; Esi.19:15

15:3 Çık.15:1; Mez.86:9; Yer.10:7

15:5 Çık.38:21

15:8 Çık.40:34; 1Kr.8:10-11; 2Ta.5:13-14; Yşa.6:4

16:2 Çık.9:10

16:4 Çık.7:17-21; Mez.78:44

16:10 Çık.10:21

16:12 Yşa.11:15

16:15 Mat.24:43-44; Luk.12:39-40; Esi.3:3

16:16 2Kr.23:29; Zek.12:11

16:18 Esi.8:5; Esi.11:13,19

16:19 Yşa.51:17

16:20 Esi.6:14

16:21 Çık.9:23; Esi.11:19

17:1 Yer.51:13

17:2 Yşa.23:17; Yer.51:7

17:3 Esi.13:1

17:4 Yer.51:7

17:8 Mez.69:28; Dan.7:7; Esi.11:7

17:12 Dan.7:24

18:2 Yşa.13:21; 21.13:9; Yer.50:39; 51.50:8; Esi.14:8

18:3 Yşa.23:17; Yer.51:7

18:4 Yşa.48:20; Yer.50:8; 51.50:6,45

18:5 Tek.18:20-21; Yer.51:9

18:6 Mez.137:8; Yer.50:29

18:7 Yşa.47:7-9

18:9 Hez.26:16-17

18:11 Hez.27:31,36

18:12 Hez.27:12-13,22

18:15 Hez.27:31,36

18:17 Yşa.23:14; Hez.27:26-34

18:20 Tes.32:43; Yer.51:48

18:21 Yer.51:63-64; Hez.26:21

18:22 Yşa.24:8; Yer.7:34; 25.7:10; Hez.26:13

18:24 Yer.51:49

19:2 Tes.32:43; 2Kr.9:7

19:3 Yşa.34:10

19:5 Mez.115:13

19:6 Mez.93:1; 97.93:1; 99.93:1; Hez.1:24

19:9 Mat.22:2-3

19:11 Mez.96:13; Yşa.11:4; Hez.1:1

19:12 Dan.10:6

19:15 Mez.2:9; Yşa.63:3; Yoe.3:13; Esi.14:20

19:17 Hez.39:17-20

19:20 Esi.13:1-18

20:2 Tek.3:1

20:4 Dan.7:9,22

20:8 Hez.7:2; 38.7:2,9,15

20:11 Dan.7:9-10

21:1 Yşa.65:17; 66.65:22; 2Pe.3:13

21:2 Yşa.52:1; 61.52:10; Esi.3:12

21:3 Lev.26:11,12; Hez.37:27

21:4 Yşa.25:8; 35.25:10; 65.25:19

21:6 Yşa.55:1

21:7 2Sa.7:14; Mez.89:26-27

21:10 Hez.40:2

21:12 Hez.48:30-35

21:15 Hez.40:3

21:18 Yşa.54:11-12

21:23 Yşa.60:19-20

21:24 Yşa.60:3

21:25 Yşa.60:11

21:27 Yşa.52:1; Hez.44:9

22:1 Hez.47:1; Zek.14:8

22:2 Tek.2:9

22:3 Zek.14:11

22:5 Yşa.60:19; Dan.7:18

22:11 Dan.12:10

22:12 Mez.28:4; Yşa.40:10; 62.40:11; Yer.17:10

22:13 Esi.1:8

22:13 Yşa.44:6; 48.44:12; Esi.1:17; Esi.2:8

22:14 Tek.2:9; 3.2:22

22:16 Yşa.11:1,10

22:17 Yşa.55:1

22:18 Tes.4:2; 12.4:32

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:24 am

Sözlük

SÖZLÜK

Abba
Aramicede `Baba' demektir.
Adak ekmekleri
eski zamanlarda Kudüs'teki tapınakta her Sept günü Tanrı'ya adanan, İsrail'in on iki oymağını simgeleyen on iki kutsal ekmek.
Adil Olan
Mesih İsa.
Aklamak
İncil'e göre tüm insanlar günah işlemiş ve Tanrı'nın gazabına uğrayıp cehenneme mahkûm olmuşlardır. Ne var ki, kendileri uğruna günahsız bir yaşam sürmüş ve cezalarını çekmek için çarmıhta ölmüş olan İsa Mesih'e iman ederlerse, Tanrı bu cezayı çekilmiş sayar, iman edenleri `doğru' ve `suçsuz' kabul eder. Başka bir deyişle, onları `aklar'. İncil'de geçen `aklanma', `doğruluk' ve `adalet' sözcükleri Grekçede aynı kökten türetilmiş sözcüklerin karşılığıdır.
Alfa
Grek alfabesinin ilk harfi olan alfa, başlangıç simgesi olarak kullanılır.
Amin
İbranicede `öyle olsun' anlamına gelen `amin' sözcüğü, duaların sonunda söylenir. İncil'in Esinleme kısmında İsa Mesih için bir unvan olarak kullanılan bu sözcük, `sadık, güvenilir' anlamındadır.
Antlaşma kanı
Tanrı'nın, Musa peygamberin zamanında İsrail halkıyla yaptığı Eski Antlaşma (Eski Ahit), kurban edilen hayvanların kanıyla yürürlüğe girmişti (bkz. Tevrat, çıkış 24). İsa Mesih, Tanrı'nın insanlarla yaptığı Yeni Antlaşma'yı kendi kanını akıtarak yürürlüğe koymuştur.
Antlaşma sandığı
Yahudilerin Tanıklık çadırının ve ilk tapınaklarının en kutsal yerinde bulunan, On Buyruğun yazılı olduğu taş levhalarla çeşitli kutsal emanetlerin içinde korunduğu sandık.
Aramice
antik çağda Filistin'in kuzeydoğusundaki bölgede oturan bir Sami halkının konuştuğu, Süryaniceye benzeyen bir dil; İsa Mesih'in zamanında Yahudiler İbranice yerine genellikle Aramice konuşurlardı.
Armağan
bkz. ruhsal armağanlar.
Asya ili
bugünkü Anadolu'nun Ege bölgesi.
Ayartıcı
Şeytan.
Baal
eski Kenanlıların taptığı bir put.
Baba
(büyük harfle yazıldığı zaman) Tanrı anlamındadır. Ayrıca bkz. Tanrı'nın Oğlu.
Babil sürgünü
Babil kralı Nebukatnezar, İ.ö. 597 yılında Yahudilerin başkenti Kudüs'ü (Yeruşalim'i) ele geçirdi ve halkın ileri gelenlerini Babil'e götürdü. 586 yılında kenti yıkarak halkın çoğunu Babil'e sürdü. Yahudilerin orada kaldıkları 70 yıllık dönem `Babil sürgünü' olarak bilinir. (Bkz. 2Kr.24 ve 25; 2Ta.36.)
Başkâhin
kâhinlerin başı, Yahudilerin dinsel önderi.
Bayağı
pak olmayan, murdar; Musa peygamberin Kutsal Yasasına aykırı.
Beelzebub
`Sineklerin tanrısı' anlamına gelen Beelzebub, eski Yahudilerin Beelzebul (`yüksek yerin tanrısı') adlı bir Filistputuna taktıkları alaylı bir isimdi (Tevrat, 2 Krallar 1:1-6'ya bkz.). İncil'de Beelzebub, Şeytan anlamında kullanılır.
Belirti
İncil'de çok kez, birinin Tanrı tarafından gönderildiğini gösteren mucize anlamında kullanılır.
Benlik
insanın, Tanrı'ya hizmetten çok, dünyasal arzuları tatmine yönelen öz varlığı, günaha eğilimli olan bedensel tabiatı.
Benzetme
ruhsal bir gerçeği açıklamak için anlatılan öykü, mesel.
Bölge kralı
Grekçede `tetrarhis', yani Roma adına küçük bir bölge üzerinde yetkili kılınan kral. (Ayrıca bkz. Hirodes.)
Büyük atalar
İsrail ulusunun eski çağlarda yaşamış belli başlı din ve devlet adamları (Hz. İbrahim, Hz. İshak, Hz. Yakup ve on iki oğlu, Hz. Davut, vb.).
Can
insanın yaşamasını sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık.
Cehennem
Tanrı'nın Şeytan ve kötü ruhlar için hazırladığı ve Mesih'in müjdesini reddeden insanların da gideceği sonsuz ceza yeri.
Cennet
Tanrı ile meleklerinin bulunduğu, tüm gerçek Mesih inanlılarının sonsuz sevinç içinde yaşayacağı yer.
Cin
göze görünmeyen, Şeytan'a hizmet eden kötü ruh.
Cine tutsak
kötü bir ruhun denetimi altında bulunan.
Cinli
cine tutsak.
Cüzam
Grekçede `lepra'. `Cüzam' diye çevrilen sözcük, Hansen basilinin neden olduğu cüzam hastalığından başka birçok deri hastalığı için de kullanılırdı (örneğin, sedef hastalığı, deri veremi ve mantar).
Çadır
bkz. Tanıklık çadırı.
Çarmıh
suçlunun öldürülmek amacıyla çivilendiği haç biçimindeki darağacı.
Çul ve kül
çul, kıldan yapılmış kaba dokumadır. Eski çağlarda Yahudiler tövbe ya da büyük acı işareti olarak çul giyer ve üzerlerine kül serperlerdi.
Dağılmış olanlar
önceleri Yahudiye'nin dışında, diğer ulusların arasında yaşayan Yahudilerin tümü için kullanılan bu ifade, daha sonra çeşitli ülkelere dağılmış Mesih inanlıları için de kullanıldı.
Davut'un Oğlu
Hz. Davut'un soyundan gelen Mesih.
Diğer uluslar
Yahudi olmayanlar.
Dillerde konuşmak
kişinin, Kutsal Ruh'un etkisiyle hiç öğrenmediği bir dilde konuşma yetisi.
Din bilginleri
İncil'de, Kutsal Yazıları kopya etmek, yorumlamak ve öğretmekle uğraşan Yahudi din adamları anlamındadır.
Dipsiz derinlikler
kötü ruhların hapsedildiği yer.
Doğruluk
1) günahsız, kutsal olma durumu; 2) Tanrı'yla doğru bir ilişkiye girme ve O'nun gözünde erdemli bir yaşam sürme durumu. Ayrıca bkz. `aklamak.'
Dünya
İncil'de üç anlamda kullanılır: 1) evren; 2) insanlık; 3) insanların Tanrı'ya baş kaldırmasıyla oluşan günahlı ortam.
Bu dünyanın egemeni
Şeytan.
Ejderha
Şeytan.
Ekmek bölmek
Mesih inanlılarının, Mesih'in ölümünü anmak için birlikte ekmek bölüp yemeleri (bkz. Rab'bin Sofrası).
Elçi
İsa Mesih'in, kendisiyle ilgili Müjde'yi yaymakla görevlendirdiği kişi; havari, resul.
El koymak
yetkili Mesih inanlılarının bir kişiyi kutsamak ya da bir göreve atamak için o kişinin üzerine ellerini koymaları.
En Kutsal Yer
önceleri Tanıklık çadırında, sonraları da Kudüs'teki tapınakta yer alan ve yalnız başkâhinin yılda bir kez girebildiği en kutsal bölme.
Eski Antlaşma
1) Tanrı'nın Musa peygamber aracılığıyla İsrail halkıyla yaptığı, Kutsal Yasa'ya dayanan antlaşma (bkz. Tevrat, çıkış 24).
2) İsa Mesih'ten önce yazılmış olan Tevrat, Zebur ve peygamberlerin kitapları; Eski Ahit ya da Ahd-i Atik. Eski Antlaşma, Kutsal Kitab'ın ilk kısmını oluşturur.
Eyvan
sütunlarla desteklenmiş, bir tarafı açık galeri.
Ferisiler
eski Yahudilerde biçimci ve tutucu bir mezhep.
Fısıh bayramı
İncil'de Mayasız Ekmek bayramı olarak da anılan bu bayramda Yahudiler, Mısır'da sürdükleri kölelik yaşamından kurtuldukları günü kutlarlar. özel bir kutlama şöleni yapılır, kurban edilmiş kuzu ile mayasız ekmek yenir (bkz. Tevrat, çıkış 12). Bu bayram, Türkçede Hamursuz bayramı olarak da bilinir.
Gelecek Olan/Gelecek Kişi
Mesih.
Gök
İncil'de dört anlamda kullanılır: 1) yeryuvarlağını çevreleyen havaküre; 2) uzay; 3) Tanrı ile meleklerin bulunduğu gözle görülmeyen âlem; 4) gökteki Tanrı. Yahudiler, Tanrı'ya saygı göstermek için genellikle Tanrı sözcüğünü kullanmaktan kaçınır, bunun yerine `Gök, Gökler, En Yüce Olan' gibi ifadeler kullanırlardı.
Göklerin Egemenliği
bkz. Tanrı'nın Egemenliği.
Göksel Egemenlik
bkz. Tanrı'nın Egemenliği.
Görevli
inanlılar topluluğunda para toplama ve dağıtma dahil çeşitli işlere bakan kişi.
Görüm
kişinin, gönül gözüyle ya da kendi gözleriyle olağanüstü görüntüler görmesi; rüyet.
Gözetmen
yerel inanlılar topluluğunun önderlerinden.
Grekçe
çağdaş Yunancanın kaynaklandığı Grek dili; İsa Mesih'in zamanında Akdeniz halklarının ortak diliydi.
Grekler
İncil'de iki anlamda kullanılır: 1) antik çağda Yunanistan ve çevresinde yaşamış bir halk; 2) Yahudi olmayanlar.
Gün
İncil'de `o gün' deyimi, İsa Mesih'in tekrar gelip dünyayı yargılayacağı zaman anlamındadır.
Günah
Hz. Âdem ve Havva'nın Tanrı'ya baş kaldırmasıyla (bkz. Tevrat, Tekvin 3:1-7) insan, Tanrı'nın buyruklarını yerine getiremez oldu. Bu durum `günah' olarak tanımlanır. İncil'de bu sözcüğün çoğulu (günahlar), günahlı benliğimizden kaynaklanan ve Tanrı'nın isteğine aykırı olan düşünceler, sözler ve davranışlar demektir.
Günahkâr
İncil'de iki anlamda kullanılır: 1) günah işleyen insan; 2) Kutsal Yasa'yı yerine getirmeyen Yahudi.
Güney Kraliçesi
Hz. Süleyman'ı ziyaret eden Şeba kraliçesi (bkz. Tevrat, 1 Krallar 10:1).
Haftanın ilk günü
pazar günü.
Havra
Yahudilerin Tanrı'ya tapınmak için toplandıkları bina (sinagog), ya da oraya ait topluluk.
Hazırlık günü
perşembe günbatımından cuma günbatımına kadar olan süre; bu süre içinde Yahudiler, Sept günü için hazırlık yaparlar.
Hintsümbülü
Nardin olarak da bilinen hintsümbülü yağı, kuzey Hindistan'da yetişen bir bitkiden elde edilen çok değerli bir kokudur.
Hirodes
İncil'de beş ayrı kişinin adıdır:
1) Birincisi, İ.ö.40 ile 4 yılları arasında Filistin'i Roma adına yöneten Büyük Hirodes'tir. Büyük Hirodes öldüğünde krallığı üç oğlu arasında paylaşıldı: Yahudiye ile Samiriye Hirodes Arhelas'a (İ.ö.4 - İ.S.6), Celile ile Pereya Hirodes Antipa'ya (İ.ö.4 - İ.S.39) ve kuzeydoğu toprakları Filipus'a (İ.ö.4 - İ.S.33/4) verildi.
2) Hirodes'lerin en zalimi olan Hirodes Arhelas'ın adı, Matta 2:22'de geçiyor. Kötü idaresinden ötürü Yahudiye ile Samiriye'nin yönetimi daha sonra bir Roma valisine verildi (İ.S. 6).
3) Tetrark (bölge kralı) Hirodes olarak da tanınan Hirodes Antipa, kendi üvey kardeşi Filipus'un eşi Hirodiya ile evlenebilmek için ilk eşini boşadı. Hirodes Antipa, bu evliliğe Kutsal Yasa'ya aykırı diye karşı çıkan Yahya peygamberi tutuklatıp öldürttü. İsa Mesih'i yargılanmak üzere Pontiyus Pilatus'a yollayan da aynı Hirodes'ti.
4) Büyük Hirodes'in torunlarından Kral I. Hirodes Agripa, İ.S.37 ile 44 yılları arasında Filistin'in çeşitli bölgelerini yönetti. 44 yılındaki ölümü İncil'de kaydedilmiştir (bkz. Elçilerin İşleri 12:20-23).
5) I. Hirodes Agripa'nın oğlu olan II. Hirodes Agripa, babasının krallığını İ.S.48 yılında miras aldı. Pavlus'un duruşmasında bulunan, bu Agripa'ydı (bkz. Elçilerin İşleri 25:13-26:32).
Hirodes yanlıları
Hirodes Antipa'nın tarafını tutan Yahudi partisi.
Hozana
Aramicede `şimdi kurtar' anlamına gelen hoşa'na sözcüğü, İncil'de Kurtarıcı İsa'yı selamlamak için kullanılıyor.
İblis
Grekçede `suçlayıcı' anlamına gelen bu sözcük, Şeytan'ın adlarından biridir.
İbranice
İsraillilerin dili. İncil'de, İbraniceden söz edildiği çoğu yerlerde bu dile çok benzeyen Arami dili kastedilir.
İbraniler
eski Yahudilere verilen ad.
İhtiyarlar
1) eski İsrail ulusunun önde gelen ailelerinin başları (bkz. Yüksek Kurul).
2) gözetmenler.
İlk doğan
her şeyden önce var olan ve her şeye egemen olan Mesih.
İlk doğmuş
olmanın hakkı
Eski zamanlarda bir ailede ilk doğan oğul, diğer oğullardan daha çok ayrıcalığa sahipti ve babası tarafından özel bir şekilde kutsanırdı.
İmparator
eski Roma imparatoru.
İnanlılar topluluğu
1) her yerde, her çağda İsa Mesih'e inananların tümü; 2) belirli bir yörede İsa Mesih'e inananların oluşturduğu topluluk.
İncil
Türkçede üç anlamda kullanılmaktadır:
1) İsa Mesih'le ilgili müjde.
2) Yeni Antlaşma'nın bu müjdeyi anlatan Matta, Markos, Luka ve Yuhanna adlı ilk dört kısmından her biri.
3) Yeni Antlaşma'nın tümü. Karışıklık yaratmamak için elinizdeki kitapta İncil sözcüğünü yalnız bu anlamda kullanıyoruz.
İnsanoğlu
ilk kez Tevrat, Danyal 7:13'te geçen ve Mesih için kullanılan bir unvan.
İsa
İsa adı, `kurtaran Tanrı' anlamındadır.
Kâhin
Tanrı ile insanlar arasında aracılık yapan ve Tanrı'ya kurban sunmak gibi dinsel işlerle uğraşan görevli.
Kardeş
İsa Mesih'e inananların birbirlerine hitap ederken kullandıkları bir sözcük.
Kâse
İncil'de bazen büyük acı simgesi olarak kullanılır.
Kefas
`kaya' anlamına gelen Petrus adının Aramicesi.
Kenanlı
eski Filistin'de yaşamış Kenan halkından olan kimse.
Kötü olan
Şeytan.
Kötü ruh
bkz. cin.
Kudretli Olan
Tanrı.
Kurban,
günahı bağışlatanGrekçede bu ifadenin karşılığında tek sözcük kullanılır ve aşağıdaki iki kavramı içerir: a) Tanrı'nın günaha duyduğu öfkenin yatıştırılması; b) insanın işlediği günahın bağışlanması. Benzeri bir deyim İbr.2:17'de geçer.
Kutsal
temiz, günahtan uzak; Tanrı'ya adanmış.
Kutsal kent
Kudüs.
Kutsallar
Tanrı'nın kutsal halkı olan Mesih inanlıları.
Kutsal Ruh
Tanrı'nın, başlangıcı ve sonu olmayan Ruhu; Ruhülkudüs.
Kutsal Yasa
Tanrı'nın Musa peygambere verdiği yasalar dizisi; şeriat.
Kutsal Yasa
öğretmenleri
bkz. din bilginleri.
Kutsal Yasa
uzmanları
bkz. din bilginleri.
Kutsal Yazılar
1) İsa Mesih'e dek, Eski Antlaşma.
2) İsa Mesih'ten sonra, Eski Antlaşma ve Yeni Antlaşma.
Kutsal Yer
önceleri Tanıklık çadırında, sonraları da Kudüs'teki tapınakta yer alan ve yalnız Yahudi kâhinlerin girebildiği bölme.
Küfür
Tanrı'ya karşı söylenen kötü söz.
Levililer
İsrail'in Levi oymağından olup tapınakta yapılan ayinlerde kâhinlere yardım eden kişiler (bkz. Tevrat, 1 Tarihler 23:28-32).
Lütuf
Tanrı'nın insanlara gösterdiği, hak edilmemiş sevgi ve merhamet; inayet, kayra.
Mamon
Aramicede `zenginlik' anlamına gelen mamon sözcüğü, İncil'de para ya da para kazanma hırsı anlamında kullanılır.
Man
Tanrı'nın çölde eski İsraillileri doyurmak için gökten gönderdiği yiyecek (bkz. Tevrat, çıkış 16:13-36).
Mayasız Ekmek bayramı
bkz. Fısıh bayramı.
Meshetmek
kutsal bir amaçla kullanılacak bir eşyanın üzerine ya da yeni göreve atanacak bir kişinin başına yağ sürmek. Mesh sözcüğü İncil'de, Tanrı'nın, Kutsal Ruhunu inanlılara verişini de anlatıyor.
Mesih
`meshedilmiş Olan' (Grekçede `Hristos'); eski peygamberlerin, geleceğini önceden haber verdikleri Kurtarıcı-Kral İsa.
Mesihçi
bkz. Mesih inanlısı.
Mesih inanlısı
İsa Mesih'e inanan kişi.
Mesih-karşıtı
1) İsa Mesih'e karşı koyan kimse.
2) dünyanın son günlerinde İsa Mesih'e karşı koymak üzere Şeytan tarafından güçlendirilecek olan son derece kötü kişi.
Mesih'in Ruhu
bkz. Kutsal Ruh.
Mezar
Eski Yahudiler ölülerini kayadan oyulmuş mağaralara gömerlerdi. Mağara da, ağzına büyük bir taşın yuvarlanmasıyla kapatılırdı.
Mezmurlar
Tanrı'yı övmek için makamla okunan kutsal ilahiler. Bu ilahilerden oluşan kitap, Zebur olarak da bilinir. Mezmurların birçoğu Hz. Davut tarafından yazılmıştır.
Mikail
başmeleklerden birinin adı; Mikail'in özel görevi İsrail ulusunu korumaktır (bkz. Tevrat, Danyal 10:13,21; 12:1).
Mucize
doğaüstü olay, tansık; İncil'in birçok yerinde (özellikle Yuhanna kısmında) mucize diye çevrilen sözcük, `kanıtlayıcı belirti' anlamındadır.
Murdar
1) dinsel açıdan kirli; 2) din kurallarına uygun olarak yıkanmamış; 3) Kutsal Yasa'ya göre yenmesi yasak et.
Müjde
iyi haber; İsa Mesih'in ölümü ve dirilişiyle gerçekleşen kurtuluşun haberi.
Müjdeci
Müjde'yi yaymakla görevli kişi.
Mür
ilaç ve parfüm olarak kullanılan değerli ve hoş kokulu bir yağ.
Nişan
Eski Yahudiler arasında nişanlılık, hemen hemen evlilik kadar ciddi bir ilişkiydi. Nişanlılara karı koca gözüyle bakılır ve nişan bozmak neredeyse boşanmakla eşanlamlıydı.
Nöbet
bkz. saat.
Oğul
bkz. Tanrı'nın Oğlu.
Omega
Grek alfabesinin son harfi olan omega, sonu simgelemek için kullanılır.
Onbirler
Yahuda İskariyot'un ölümünden sonra İsa Mesih'in elçileri bir süre `Onbirler' olarak anıldılar. Yahuda'nın yerine Matiya seçildikten sonra elçilerden tekrar `Onikiler' diye söz edilmeye başlandı.
On Buyruk
Tevrat'ın temel ilkeleri (bkz. Tevrat, çıkış 20:1-17).
Onikiler
İsa Mesih'in on iki elçisi (havarisi).
Oruç
belli bir süre yiyecekten, içecekten kaçınma. İncil'de zamanı ve süresi kesin olarak belirtilmemiş olan oruç, gece gündüz sürdürülür.
Para bozanlar
Yahudilerin, tapınak için yarım şekel (=iki dinar) değerinde vergi ödemeleri zorunluydu. Putperestliğin işaretlerini taşıyan Roma parasını bu vergiyi ödemekte kullanmak yasaktı. Onun için, bu parayı özel bir akçeyle değiştirmek gerekiyordu. Ne var ki, para bozan kişiler bu iş için fahiş ücretler alırdı.
Pentikost günü
Grekçede Pentikost sözcüğü, `ellinci' demektir. Pentikost (ya da öbür adlarıyla Hamsin, Hasat bayramı, Turfanda bayramı), Fısıh bayramından elli gün sonra kutlanır. İsa Mesih'in göğe çıkışından sonraki Pentikost günü Tanrı, Kutsal Ruhunu, Mesih inanlılarının içinde yaşamak üzere gönderdi (bkz. Elçilerin İşleri 2).
Perde
Yahudilerin tapınağında, Tanrı'nın huzurunu temsil eden En Kutsal Yer'i Kutsal Yer'den ayıran perde. İsa Mesih'in çarmıha gerilen bedeni, ölümü anında mucizevi bir şekilde yırtılan bu perdeye benzetiliyor. çünkü İsa, kendi ölümüyle imanlıların, Tanrı'nın huzuruna girmesini sağlamıştır.
Peygamberlik etmek
peygamberlik yetisine dayanarak konuşmak, Tanrı'dan bir bildiri iletmek.
Pontiyus Pilatus
İ.S.26 ile 37 yılları arasında Roma İmparatorluğunun Yahudiye eyaletini yönetmiş olan vali.
Rab
`efendi' ya da `egemen' anlamına gelen, Baba Tanrı'ya, İsa Mesih'e ve Kutsal Ruh'a verilen bir unvan.
Rabbî
Kutsal Yasa uzmanlarına verilen ve `hocam' anlamına gelen Aramice bir unvan.
Rab'bin Sofrası
İsa Mesih'in ölümünü anmak için yapılan tören (bkz. Mat.26:26-29; Mar.14:22-25; Luk.22:15-20; 1Ko.11:23-34).
Roma vatandaşı
Eski Roma imparatorluğunun sınırları içinde yaşayan herkes Roma vatandaşı değildi. Roma vatandaşı olmanın ayrıcalıkları arasında, dayak ve çarmıh gibi utanç verici cezalardan muaf tutulma, mahkemede yapılan ağır bir suçlama karşısında İmparator'a başvurabilme hakkı vardı. Doğuştan Romalı olmayan bir kişi bu vatandaşlığı, 1) kölelikten özgür kılınarak; 2) bir ödül olarak; 3) parayla satın alarak elde edebilirdi.
Ruh
(büyük harfle yazıldığı zaman) Kutsal Ruh demektir.
Ruhsal armağanlar
Kutsal Ruh'un inanlılar topluluğunu ruhsal yönden geliştirmek için inanlılara verdiği doğaüstü yetiler.
Saat
Eski çağlarda genellikle günbatımı, yeni bir günün başlangıcı sayılırdı. Gece, on iki saate ya da `nöbet' denen üçer veya dörder saatlik zaman dilimlerine bölünmüştü. Gündüz ise gün doğuşundan başlayarak on iki saate bölünmüştü. örneğin, bu düzenlemeye göre (gündüz) altıncı saat = öğle vakti; dokuzuncu saat = saat 15:00, vb. Müjde'de belirtilen saatler bu sisteme göre düzenlenmişti. Ne var ki, bazı bilginlere göre Yuhanna yazılarında bugünkü sisteme yakın bir sistem kullandı. Bu durumda onuncu saat sabah saat 10:00 olur. Bkz. Yu.1:39.
Sadukiler
eski Yahudilerde akılcılığı savunan bir mezhep. Sadukiler, Eski Antlaşmadan yalnız Hz. Musa'nın kitaplarını kabul eder, ölümden sonraki yaşam, diriliş, cennet, cehennem kavramlarına ve cin, melek gibi doğaüstü varlıklara inanmazlardı.
Sağında (oturmak,durmak, vb.)
Eski çağlarda önemli birinin sağında oturmak en büyük onur sayılırdı. Buna göre, `Tanrı'nın sağında oturmak' demek, `Tanrı'nın huzurunda en onurlu yere sahip olmak' demektir.
Samiriyeliler
Yahudilerle bazı Filistinli halkların karışımından oluşan melez bir halk. Samiriyeliler, saf kan Yahudi olmadıklarından Yahudilerce hor görülürdü.
Sandık
bkz. antlaşma sandığı.
Seçilmiş olanlar
Tanrı'nın seçtiği kişiler, Mesih inanlıları.
Sept günü
Yahudilerin kutsal dinlenme ve tapınma günü (cuma günbatımından cumartesi günbatımına dek sürer).
Sezar
eski Roma imparatorlarına verilen bir unvan.
Sina dağı
Musa peygamberin Tanrı'dan On Buyruğu ve Tevrat'ta kaydedilen diğer yasaları aldığı yer.
Siyon
Aslında Kudüs kentinin kurulduğu tepelerden biri olan Siyon sözcüğü, mecazi anlamda `Tanrı'nın konutu', `Tanrı'nın halkı' demektir. `Siyon kızı' ise `Kudüs halkı' anlamına gelen bir deyimdir.
Sofraya oturmak
İsa Mesih'in zamanında özel bir yemeğe katılanlar, alçak bir masanın üç yanına konankanapelere uzanıp öyle yemek yerlerdi.
Sonsuz yaşam
kişinin, Tanrı'yla ruhsal bir ilişkiye girmesiyle bu dünyada başlayan ve ölümden sonra sonsuza dek devam eden yaşam (bkz. Yu.3).
Söz
bkz. Tanrı sözü.
Sunak
Tapınakta sunak denilen iki özel masa bulunurdu. Birinin üzerinde kurban kesilir, diğerinin üzerinde buhur yakılırdı.
Sunu
Tanrı'ya sunulan adak ya da armağan.
Sünnetliler
İncil'de, 1) tüm Yahudiler; 2) İsa Mesih'e inanan Yahudiler anlamındadır.
Sünnetsizler
İncil'de Yahudi olmayanlar anlamındadır. (O çağda birkaç istisnayla yalnız Yahudiler sünnet olurlardı.)
Sünnet yanlıları
oluşan ilk inanlı topluluklarında Yahudi olmayan Mesih inanlılarını sünnet olmaya zorlayan Yahudiler.
Şeytan
Tanrı'nın en büyük düşmanı, gözle görülmeyen ruhsal varlık.
Şükran duası
Yahudilerin yemek yemeden önce ettikleri dua.
Tanıklık çadırı
eski Yahudilerin taşınabilir tapınağı.
Tanrı'dan korkanlar İsa Mesih'in zamanında Yahudi soyundan olmayıp da Yahudi dinini benimsemiş ama sünnet olmamış kişiler.
Tanrı'nın doluluğu Tanrı'nın özelliklerinin tümü.
Tanrı'nın Egemenliği
Bu terim, Tanrı'nın dünya üzerinde bir kral gibi egemenlik sürdüğünü anlatır. İncil, Matta 3:2-3 ve Luka 11:20'ye göre İsa'nın dünyaya gelişiyle başlamış olan bu egemenlik, yine Matta 24 - 25'e göre İsa'nın ikinci gelişinden sonra tümüyle gerçekleşecektir. Kuşkusuz bu egemenlik, dünyasal egemenliklerden farklıdır. Onun içindir ki İsa, bu egemenliği gerçekleştirmek için savaşmayı reddeder (Yu.18:36). İncil, Romalılar 14:17'de, «Tanrı'nın Egemenliği doğruluk, esenlik ve Kutsal Ruh'ta sevinçtir» diye okuruz.
Tanrı'nın Oğlu
Tanrı'nın öz varlığından olup Tanrısal niteliklere sahip olan İsa Mesih. Tanrı'nın Oğlu terimi, kesinlikle bedensel bir ilişkiyi ifade etmez.
Tanrı sözü
1) Kutsal Yazılar;
2) İsa Mesih'in öğretileri;
3) Tanrısal özün en mükemmel açıklanışı olan İsa Mesih'in kendisi.
Tapınak
Yahudilerin Tanrı'ya tapınmak için Kudüs'te yaptığı görkemli bina. Büyük kısmı İ.ö.19 ile 9 yılları arasında tamamlanan tapınak, İ.S.70 yılında Romalılar tarafından yerle bir edildi.
Temiz
murdar sözcüğünün karşıtı; Kutsal Yasa'nın kurallarına uygun.
Tevrat
1) Tanrı'nın Musa peygambere verdiği Kutsal Yasa (şeriat);
2) Eski Antlaşma'nın bu Yasa'yı içeren ilk beş kitabı;
3) bazen de Eski Antlaşma'nın tamamı anlamında kullanılır.
Tövbe
`fikir değiştirme' anlamına gelen Grekçe bir sözcüğün karşılığı. Tövbe, günahtan ve bencillikten dönüp Tanrı'ya yönelmek anlamına gelir.
Tümen
İsa Mesih zamanında Roma ordusunun lejyon denilen ve yaklaşık 6000 erden oluşan askeri birliği.
Uluslar
bkz. diğer uluslar.
Vaftiz
sözcük anlamıyla `suyla yıkama', `suya daldırma'. İncil'deki anlamıyla vaftiz, kişinin yeni bir yaşama kavuştuğunu anlatır. Günümüzde vaftiz edilecek kişi ya suya daldırılır ya da üzerine su serpilir.
Vefasız
`ruhsal zina işleyen', yani Tanrı'ya sadık kalmayan.
Vergi görevlisi
Mesih İsa'nın zamanında Roma İmparatorluğu adına kendi halkından vergi toplayan ve bu yüzden nefret edilen Yahudi.
Yahudiye
1) Roma İmparatorluğu zamanında Filistin'in güney kısmından oluşan eyalet.
2) Bu eyaletle birlikte Yahudilerin çok sayıda bulunduğu komşu eyaletlerin topraklarının tümü.
Yakılmalık adak
Tanrı'ya kurban edildikten sonra yakılan hayvan (bkz. Tevrat, Levililer 1).
Yardımcı
İncil'in Yuhanna kısmında Grekçedeki `Paraklitos' sözcüğünün karşılığı. Kutsal Ruh'un unvanlarından biri olan Paraklitos, ayrıca `Tesellici' ya da `öğütçü' diye çevrilebilir.
Yasa
bkz. Kutsal Yasa.
Yeni Antlaşma
Tanrı'nın, Mesih'in akıttığı kendi kanı sayesinde insanları kurtarmak üzere yaptığı antlaşma ve bu antlaşmayı ayrıntılarıyla anlatan kitap. Tanrı'nın esiniyle yazılan ve İncil olarak da bilinen Yeni Antlaşma (Yeni Ahit ya da Ahd-i Cedid), Kutsal Kitab'ın ikinci kısmını oluşturur.
Yıkıcı iğrenç şey
İlk defa Tevrat, Danyal 9:27'de sözü edilen `yıkıcı iğrenç şey' çeşitli anlamlara gelebilir:
1) İ.ö.167 yılında Antiokus Epifanis tarafından Yahudilerin Kudüs'teki tapınağında dikilen put;
2) İ.S.70 yılında Yahudiye'de büyük tahribat yapan Roma ordusu;
3) gelecekte Tanrı'ya baş kaldıracak olan Mesih-karşıtı.
Yurtseverler
aşırı milliyetçi, eski bir Yahudi partisi.
Yüksek Kurul
Antik çağda Yahudilerin milli meclisi olan ve Sanhedrin olarak bilinen Yüksek Kurul, başkâhinler, ihtiyarlar ve din bilginlerinden oluşurdu.
Zebur
bkz. Mezmurlar.
Zufa otu
dinsel ayinlerde kişi ya da eşya üzerine su, kan, vb. serpmek için dalları demet halinde kullanılan, bugünkü adı kesin olarak bilinmeyen bir bitki türü (muhtemelenoriganum syriacum).


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 1396
Kayıt tarihi : 10/01/10
Yaş : 57

Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Antlaşma   Yeni Antlaşma - Sayfa 12 Icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 4:26 am

Neden Müjde

NEDEN 'MÜJDE'?

Kitabı açarken böyle bir soru aklınıza gelmiş olabilir. Neden sadece İncil değil de `Müjde' diyoruz? Herkesin bildiği ad İncil değil mi?
İncil, eski Grekçedeki `evangelion' sözcüğünün Arapça'da aldığı şekildir. `Evangelion' da sözcük anlamıyla `iyi haber, müjde' demektir. Bu sözcük, İsa Mesih ile izleyicilerinin dünyaya duyurdukları Tanrısal bildiriyi tanımlar. İsa'nın elçilerinden Pavlus, «Ben Müjde'den utanmıyorum» diyerek bunu herkese duyurmakla yükümlü olduğunu belirtir (Rom.1:16).
Söz konusu bildiri ne anlamda `müjde' oluyor? Pavlus yine şöyle der: Müjde, «iman eden herkesin kurtuluşu için Tanrı'nın gücüdür. Çünkü Tanrı'nın insanı akladığı, Müjde'de açıklanır» (Rom.1:16-17). Dünyaya duyurulan bu kurtuluş müjdesini birkaç noktada özetleyebiliriz.

1) İlk atamızı `kendi benzeyişinde' yaratan Tanrı, insanın, kendisiyle anlamlı bir ilişki içinde yaşamasını amaçlamıştır (Tek.1:26-27). İnsanı seviyor, insan tarafından da sevilmek istiyor. Yüce Yaratıcı, yarattığı kulların kendisine gönülden bağlanmasını, kendi sonsuz yaşamına paydaş olmasını arzu ediyor (Yu.17:20-26; 1Yu.4:8-10).

2) Ne var ki, özgür bir iradeyle yaratılan insan, Tanrı'ya baş kaldırıp kendi yaşamını yönetmekte ısrar etti. Kutsal Kitap buna `günah' diyor. Bu günah kavramı sadece yanlış davranışları kapsamakla kalmıyor, kötü söz ve düşüncelerimizi de içeriyor (Mat.5:21-48). Günah özde insanın Tanrı'ya karşı takındığı asi tutumdur. Günahın sonucu olarak insanla Tanrı arasındaki canlı ilişki bozuldu, bağlantı koptu, insan ruhsal anlamda öldü. Dünyaya gelen her insanın acıklı durumu işte budur (Rom.1:18 - Rom.3:23; Ef.2:1-3).

3) Tanrı insanı seviyor, ona sonsuz lütfunu ve merhametini göstermek istiyor. Ama Tanrı salt kutsal bir varlık olduğu için günahı cezasız bırakamaz. Yüzde yüz kutsal olan Tanrı'nın ölçütlerine erişemeyen kişiyi, Tanrı'dan sonsuzluk boyunca ayrı kalmak anlamına gelen cehennem cezası bekliyor (Yah.20:11-15).

4) İnsan ne kadar çabalasa, kötülüklerini iyilikle dengelemek için ne kadar uğraşıp didinse Tanrı'nın öngördüğü yetkinliğe erişemez. Tanrı ile insan arasındaki ilişki günahımız sonucu koptu; yaptığımız ve yapacağımız sayısız iyilikler de bu ilişkiyi onarmaya yeterli değildir.

Aynı şekilde insan herhangi bir dinin koyduğu kuralları uygulamakla kendini bu ümitsiz durumdan kurtaramaz. Kurtuluşu bu kuralları uygulamakta gören kişinin, Tanrı'nın Yasasını eksiksizce yerine getirmesi şarttır. İnsanın bunu başaramayacağı apaçıktır. Zaten Tanrı'nın Yasası bizi kurtuluşa eriştirmek için değil, günahlı olduğumuzun bilincine varmamız için verildi (Gal.2:16 - Gal.3:29; Yak.2:10).

5) Tanrı bir yandan sevdiği insanları günahın getirdiği ölüm cezasından kurtarmak ister, öbür yandan da günahı cezasız bırakamaz. Bu ikileme nasıl bir çözüm bulunabilir? İşte İsa Mesih'in çarmıh üzerindeki ölümü burada anlam kazanmaktadır. Tanrı'nın özünden olan Mesih dünyaya gelip insan olarak doğdu, yaşadı, ama hiç günah işlemedi. Tanrı'nın sözünü yaydı, mucizeler yarattı, herkese iyilik yaptı ve bunu yaparken özellikle din adamlarının düşmanlığını kazandı. Sonunda da çarmıha gerildi.

İsa'nın ölümü bir kaza değil, bilinçli ve amaçlı bir eylemdi. Kendisi öyle olacağını önceden bildirmişti (Mat.16:21; Mat.17:22-23; Mat.20:17-18). İsa Mesih gönüllü olarak senin, benim, tüm insanların günahını yüklenerek çarmıha çıktı, bizim cezamızı çekti, bizim yerimizde kurban oldu. Ölümünden üç gün sonra dirildi. SonuçtaTanrı, İsa Mesih'e iman edip O'na bağlanan kişiyi aklar (Rom.3:21-31; 1Ko.15:1-4; İbr.9:11 - İbr.10:18; 1Yu.2:2).

6) İsa Mesih böyle bir şeyi nasıl yapabilir? Kendisi diğer birçokları gibi Tanrı'nın gönderdiği bir peygamber değil miydi? Evet, peygamberdi - ama peygamberden de çok üstün biriydi. İncil'in öğretisine göre İsa, Tevrat, Zebur ve peygamberlerin yazılarında geleceği bildirilen Mesih, Kurtarıcı-Kral'dır. Çok sayıda önbildiri O'nun doğuşunu, yaşamını ve ölümünü yüzyıllar öncesinden haber verdi. İsa Mesih, Tanrı özünden olan Tanrı Sözü'nün ta kendisidir. Ve O olduğu için insanlara güvenilir bir kurtuluş armağanı sunabiliyor (Yu.1:1-18; Yu.6:35-48; Yu.10:1-30; Yu.11:25-26; Flp.2:5-11; Kol.1:15-20).

7) Tanrı, İsa Mesih'e iman eden herkese bu paha biçilmez armağanı sunmaktadır. Yeter ki, insan bu armağanı kabul etsin. İsa Mesih'i kendi Kurtarıcısı ve Önderi olarak benimseyen, günahına sırt çevirmeye karar veren, yaşamının yönetimini O'nun eline bırakan kişi kurtulur; günahı bağışlanır (Ef.1:7); aklanıp Tanrı'yla barıştırılır (Rom.3:24; 2Ko.5:18-21); yeni ve sonsuz bir yaşama kavuşur (Yu.3:16); İsa Mesih'in vaat ettiği Kutsal Ruh'u alır (Yu.14:16-17,26); Tanrı yolunda yaşayabilmek için Kutsal Ruh sayesinde gereken güce sahip olur (Rom.8:1-11); cennete girip sonsuzluk boyunca Tanrı'yla canlı bir ilişki içinde yaşama güvencesini elde eder (1Yu.5:10-13).

İşte, özet olarak Müjde budur. Kötü haberle başlıyor: insan kendini kurtaramayacak kadar günahlıdır ve sonsuz cezayı hak etmiştir; ama eşi duyulmamış iyi bir haberle sonuçlanıyor: İsa Mesih, ölüp dirilmekle biz insanlar için kurtuluş yolunu açtı. O'na iman eden, gerçek Müjde'ye kavuşur.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islamadogru.yetkinforum.com
 
Yeni Antlaşma
Sayfa başına dön 
12 sayfadaki 12 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2, 3 ... 10, 11, 12
 Similar topics
-
» Eski Antlaşma

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
(¯`'·.İSLAMA DOGRU¸.·'´¯)¸ :: KUTSAL KİTAP-
Buraya geçin: